Bundan 2 sene kadar önceydi. Nefes ile tanışmıştım. Kendimi tanıma, kendimi keşfetme yolunda inişli çıkışlı derinleştiğimi hissediyordum. Bu bazen acı, hüzün veriyordu. Bazen keyifle, aşkla dolduruyordu. Tam olarak ne istiyorum, ne beni tatmin edecek gibi zihinsel karmaşada olduğum bir zaman diliminde bir nefes seansı sonrası “mükemmel bir gün” hayal ettiğimiz bir farkındalık çalışması yaptık. O sırada Nefes Koçu falan değilim sadece bir iki kere nefes çalışması yapmış, zihniyle, bilinciyle çalışmaya başlamış yaşamı anlamlandırmaya çalışan bir öğrenciyim. Bu farkındalık çalışması sonucunda ben o “mükemmel günü” bilincimde, varlığımda yaşadım. Orada anladım zamanın doğrusal değil döngüsel olduğunu. Ve o günün içinde ben bir eğitim veriyordum, etrafım kadınlarla doluydu, birlikte şifalanıyorduk.. ve ben bu gün için fotoğraflarla, çizimlerle bir moodboard oluşturmuş çalışma odamın duvarına asmıştım o günden sonra attığım adımların her birinin beni o güne götüreceğine, o gün için olduğuna emin olarak…
Ve o gün geldi çattı hayalimin bile ötesindeki güzellikte oldu. 17-19 Haziran’da ilk Yoga & Nefes Kampımı gerçekleştirdim.
Bir süredir kamplara gidiyor, deneyim kazanıyor, kendiminkini nasıl yapabilirim diye düşünürken, evrene sorarken tabi ki cevap en doğru zamanda, en doğru şekilde geldi. Hikaye şöyle gerçekleşiyor; Hollanda’dan kalkıp gittiğim Akyaka’da bir kampta daha önce hiç tanışmadığım bir kuzenimle tanışıyorum, kendisi yoga eğitmeni. Kan mı çekiyor, bu anı mı beklemişiz bilmiyorum bir anda birbirimizle yıllardır berabermişiz gibi en özel anlarımızı, en derin deneyimlerimizi paylaşıyoruz ve sonra bir anda “neden bunları daha fazla insana aktarmıyoruz” diyoruz ve çıkıyoruz bir yola. Ocak aylarında konuşmaya başlıyoruz nasıl bir kamp yaparız, ne sunarız kalbimizden, birbirimizi bile “tanımadığımızı” zannediyoruz o sıra ama akıyoruz bir yandan yaşamla, konuşuyoruz, beraber pratik yapıyoruz, aslında birbirimizi tanıdığımızı hatırlıyoruz! Kampı planlarken fark ediyoruz ki aynı kökten geliyoruz aslında (dedelerimiz kardeş) hepimizin aynı kökten aynı kaynaktan yani BİR’den geldiğimizin bilinciyle… Bir’den Biz’e sunulan bir hediye, fırsat, deneyim olduğunu anlıyoruz bu durumun ve Biz’den Bir’e sunma niyetini koyarak ilk kampımızı gerçekleştiriyoruz Haziran ayında. Bu niyetimize ortak olan 15 can ile kesişiyor yollarımız ve daha bir çok niyet bırakılıyor alana; şifa, sağlık, destek, sevgi, huzur… Ve kampın sonunda hazır olduğumuz kadarını alarak ayrılıyoruz.
İhtiyacımız olduğunu düşündüğümüz bir sürü şey var hayatta ama hep hatırlatıyorum kendime, dokunduğum insanlara; aradığım şey her ne ise hazır olduğum zaman hazır olduğum kadarıyla bulsun beni. Ne daha erken, ne daha geç, ne daha fazla, ne daha az sadece hazır olduğum kadarıyla hazır olduğum zaman.
Bu deneyimime uzaktan, yakından, kalpten, ruhtan ortak olan herkese sonsuz şükran ile…
Comments